NAMAZ (Kalbin Allah’a Dokunuşu)

İnsan bazen yorulur… Dünya ağır gelir omuzlarına. Umutları yıpranır, nefesi daralır. Kalbin söylemek ister ama kelimeler yetmez.
İşte tam o anda Rabbimiz kula “Gel” diye fısıldar. Namaz, işte o çağrının adıdır.

Namaz sadece Allah’ın huzurunda durmak değildir. Aynı zamanda kalbi güzelleştirmek, içimizdeki gürültüyü susturmak ve kalbimizin yeniden yön vermektir.
Secdeye vardığında, aslında dünyadan değil; dünyanın geçici yükünden kalkmış, bütün dertlerden uzaklaşırsın.
İşte kulun Rabb’e en yakın hâli, secdedir. Çünkü orada kalbin huzuru başladığı yerdir.

Kur’an-ı Kerim Mâûn Suresi’nde bize çok önemli bir şeyi hatırlatır:

“Yazıklar olsun o namaz kılanlara ki, namazlarında gaflet içindedirler; onlar gösteriş yaparlar ve en küçük yardımı bile esirgerler.”

Demek ki namaz sadece bedensel bir hareket değildir.
Gönülden kopmalı… İç dolu olmalı… Gösterişten, kuru alışkanlıktan uzak olmalı.
Namaz kul olmayı öğreten en önemli ibadettir.
Kalbini Allah’a teslim eden mümin, secdede huzur bulması zor olmaz.

Namaz mümini hayata karşı güçlü kılar. Günde beş kez durup “Ben buradayım, beni unutma.” der.
Her vakit birer hatırlatmadır:

• Sabah namazı; yeni bir dinamiği getirir. Bugün de birlikte başlayalım dersin.
• Öğle namazı; hayatın yoğunluğunda bir mola olur. “Unutma yalnız değilsin.”
• İkindi namazı; günün yorgunluğuna dayanma gücü verir. Her şey geçici, Rabbin baki.
• Akşam namazı; günü sükûnete sürükler. “Nereden ve sensin olana dön.”
• Yatsı; huzurlu bir teslimiyettir. “Ben Sana emanetim Ya Rab.”

Namaz zamanını anlam katar; gönle ruh katar, insana değer katar.

Namaz bize sabrı ve kul olmayı öğretir.
Bazen hayatta her şey yolunda gitmeyebilir. Kimimizin yükü geçim derdidir, kimimizin kalp kırıklığı…
Ama namaz, bütün bu dertlerin arasında sığınabileceğin bir limandır.
İçinde fırtınalar koparken bile, secdeye koyduğun başın seni yeniden hayata döndürür.

Her rekât bir dua…
Her secde bir teslimiyet…
Her selam yeniden doğuş…

Namaz, Allah’ın bize verdiği en güzel hediye ve belki de kalbimizin en çok ihtiyaç duyduğu ilaçtır.
Kapıyı açman yeter. Çünkü o kapı, bize hiç kapanmadı.

GENÇLERE HİTAB: Secdede Gizli Bir Güç Var

Genç olmak zor aslında…
Kalbin hızla atar, hayallerin büyüktür ama hayat bazen o hayallerden daha sert gelir.
Bazen kimse anlamaz seni…
Kalabalıklar içinde yalnız hissettiğin anlar vardır.
Telefonun hep doludur ama gönlün boştur.
Gülersin, eğlenirsin ama geceleri düşüncelerin ağır gelir…

İşte namaz o yalnızlık anında seni anlayan en büyük dosttur.
Allah seni en iyi secdende bilir.
Sen anlatamadıklarını O bilir.
Secdeye başını koyduğunda,

“Ben buradayım.” der.

Kimse görmese de ona şahit olan bir Rabbin var.
Göz yaşın düşse de yere, koruluğu Arş’a ulaşır.

• Unutma ey kardeşim:
  Namaz seni hayattan koparmaz; bilakis kalbe karşı dirençli yapar.
  Kaygılarını azaltır. Sana hedef verir ve kim olduğunu hatırlatır.

Belki diyorsun ki:
“Başlayacağım ama bir türlü devam edemiyorum…”
“Tam düzeliyorum derken yine düşüyorum…”

Bil ki sen niyet ettikçe, Allah seni bırakmaz.
Her düşüşün, Allah nazarında ayağa kalkman için bir başlangıçtır.

Bir genç ne kadar güçlüdür biliyor musun?
Bir kötülüğe “Hayır!” diyebildiğinde,
Bir zorlukta “Ben Rabbime güveniyorum!” dediğinde,
Bir secdede akıttığı göz yaşında…

Namaz sana şunu öğretir:
Sen bu dünyaya sadece yaşamak için değil, anlam katmak için geldin.
O yüzden kalbini dünyaya değil,
Dünyayı kalbine göre şekillendir.

Sen sadece eğil…
Gerisini Allah’a bırak.

Zeynep Aslan Seç