İYİ NİYET, İHLAS VE SAMİMİYET (KALBİN YOLCULUĞU)
İnsanın kalbinde saklı olan en büyük sırrı niyetidir. Her davranışın, her sözün ve hatta her
suskunluğun altında bir niyet yatar. Dinimiz bu niyetin; temizliğini, ihlasını ve samimiyetini
imanın özü sayar. Rabbimiz Kuran-ı Kerim’de şöyle buyurur:
“Ameller niyetlere göredir.”
Niyetin Gücü
İnsan çift yönlü bir yapıya sahiptir. Beden ve ruh, akıl ve gönül gibi. Ruhi yönlerimiz
niyetlerimizdir. Gönül alemimizin sınırları yoktur fakat maddi alemimizin sınırları bellidir.
Bir müminin niyeti, yaptığı işin değerini belirler. Aynı davranış birinde sevap olurken
diğerinde sıradan bir hareket olarak kalabilir. Bir tebessüm Allah rızası içinse sadaka olur,
gösteriş içinse sadece bir yüz hareketidir.
Niyet, görünmeyeni anlamlı kılar. Çünkü Allah (c.c.) kalplere bakar, şekillere değil.
Dışarıdan küçük gibi görünen bir iyilik samimi bir kalbin duası ile sonsuz değer kazanır.
Zenginleşmek ya da makam sahibi gibi erdemlere sahip olmak iyidir. Ama bunları
nerelerde kullanmaya niyet edişimiz önemlidir. Elimizdeki nimetleri Allah’a hizmet için
kullanmaya niyetlenmek ve bu ölçüde samimiyetle dua etmek gerekir.
Niyetin sağlamlığı bereketi arttırır. İşi bereketli kılan, elde edileni bir iken on yapacak olan
da Allah’u tealadır.
İhlas (Gösterişten Arınmış Bir Kalp)
Riyakâr çağa inat ihlaslı olabilmek. Tabii burada çağın bir suçu yok. Çağları yönlendiren
insanlardır. Ama bu çağın en büyük hastalığı da riya… Bu hastalığın şifası ise ihlastır.
İhlas, yapılan ameli yalnızca, Allah rızası için yapmaktadır. İhlaslı bir kul ne övülmek ister
ne de takdir bekler; bilir ki onun en büyük mükafatı Rabbinin rızasıdır. Peygamber efendimiz
(s.a.v.) şöyle buyurur:
“Allah sizin servetlerinize ve mallarınıza bakmaz, kalplerinize ve amellerinize bakar.”
İhlas bir anlamda ruhun berraklığıdır. Samimiyetin gölgesinde yeşerir, riyanın tozundan
uzak durur.
Samimiyet
Samimiyet, insanın içi ile dışının bir olmasıdır. Düşüncesi ve sözü başka olmayan insan
samimidir. Rabbimize yönelişimiz de bu açıklık ve samimiyetle olmalıdır.
Samimi bir kalp ise; dualarında içten, hatalarında pişman, iyiliklerinde ise tevazu sahibidir.
Samimiyet insanı gerçeğe taşır. Aslında bugün modern dünyanın, en çok ihtiyaç duyduğu
değer de bu değil mi? Samimi, içten ve menfaatsiz bir iyilik…
Kalpten Kalbe Giden Yol
İyi niyet, ihlas, samimiyet birbirlerinden ayrılmaz üç kardeştir. Biri eksik olduğunda diğeri
de zayıflar.
Gerçek mümin niyetini Allah için yapar, amelini ihlasla işler davranışlarında samimiyeti
korur. Böylelikle kalbimiz huzur bulabilir. Çünkü biliriz ki; insanların rızası geçici, Allah’ın
rızası ise sonsuzdur.
Son Söz
Bugün dünya belki de en çok, samimi kalplere, içten dualara ve gösterişten uzak iyi niyetli
insanlara muhtaç. İhlasla yapılan küçük bir iyilik gösterişli bir dünyadan daha değerlidir.
Unutmayalım, Allah, kalbimizi görür, niyetimizi bilir ve samimiyetimizi tartar.
Ve bazen, içten bir “Allah rızası için” demek bütün bir ömrü anlamlı kılar.
Zeynep ASLAN SUCU
Türkiye'den ve Dünya’dan son dakika haberleri, önemli gündem yazıları, siyaset, Kültür sanat'tan Dünya haberlerine bütün konuların tek adresi www.gazetesivilinisiyatif.com'da.
© Copyright Uluslararası Sivil İnsiyatif Gazetesi | Tüm Hakları Saklıdır. |